Dünya Sağlık Örgütü (WHO),
çocuğu olan erkekler üzerinde 4 kıtada yaptığı araştırma sonuçlarına göre, sperm
parametrelerinin düştüğünü, açıklıyor. Avrupa Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü
Op. Dr. Serhat Partalcı; iyi haberin semen (meni) değerlerinin düşmesine rağmen
halen gebeliklerin oluşabildiğini, kötü haberin ise semen (meni) değerlerindeki
bozulma bu hızla devam ederse insanoğlunun yakında gebelik oluşturmakta çok
zorlanabileceğini belirtiyor.

Avrupa Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü
Op. Dr. Serhat Partalcı; sperm sayısını ve fiziki özellikleri incelendikten
sonra hareketliliği ve hareketin niteliğinin değerlendirildiğini belirtiyor. Bu
bağlamda bir iyi birde kötü haberinin olduğunu vurguluyor. Dünya Sağlık
Örgütünün (WHO) son yayınladığı verilere göre evli çiftlerin kendiliğinden
gebelik oluşturabilmesi için gerekli en düşük semen değerleri eskiden (1999
verilerine göre) 2 ml iken son araştırmada 1,5 ml’ ye düştüğünü, spermin
hareketlilik oranının ise % 61’ den % 40’ a düştüğünü belirtiyor. En önemlisinin
ise morfoloji yani spermlerin şekil bozukluğu oranının gebelik yeterliliği için
% 15 yeterli görülürken, son verilere göre %3’ e düştüğünü belirtiyor. Aynı
zamanda Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) eskiden % 5’ in altında kalan değerleri
mutlak kısır kabul ettiğini sözlerine ekliyor.

Op. Dr. Serhat Partalcı;
tüm bu değişikliklerin çevresel nedenlerden kaynaklandığını vurguluyor.
Testislerin vücut derecesinden 1 – 1,5 derece daha düşük ısıda çalışmaya
programlandığını spermlerin 35,5 - 36 derecede yaşadığını, bu sebepten dolayı
vücut dışına yerleştirildiğini, son yıllarda yaşanan küresel ısınmanın da
etkisiyle spermin yarıdan fazlasının kaybolduğunu belirtiyor. Gelişen
teknolojiyle birlikte elektro manyetik alanların içinde bulunmanın, yediğimiz
hazır gıdaların, kutu içeceklerin ve sigara kullanmanın sperm sayılarını
azalttığının altını çiziyor.

Avrupa Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü
Op. Dr. Serhat Partalcı; genetik mirasını değiştiremeyen erkeğin sperm sayısını
arttırmak için; doğal beslenmeye önem vermesini, konserve ve hazır yiyeceklerden
uzak durmasını, sigara, alkol ve madde kullanımını kesmesini, stresi yönetmeyi
öğrenmesini, kıyafetlerini özellikle iç çamaşırını pamuklu ve serin tutan
kumaşları tercih etmesini, beden ölçüsünden dar pantolon kullanmamasını tavsiye
ediyor.